Apollon, Yunan Mitolojisinde kehanet, müzik ve şifa tanrısıdır. Olimpos’un 12 tanrısından biridir.

Apollon Kimdir
Apollon, Yunan Mitolojisinde kehanet, müzik ve şifa tanrısıdır. Olimpos’un 12 tanrısından biridir. Antik Yunan inanışının en önemli tanrılarından biri olarak kabul edilmektedir. Apollon sanat eserlerinde, uzun saçlı ve sakalsız, yakışıklı bir genç olarak betimlenmiş ve defne dalı, taç, yay ve ok kını, kuzgun ve lir gibi sembollerle tasvir edilmiştir.
Max Müller’e göre Apollon tamamen ruhsal bir tanrıdır ve Olimpos'un diğer tanrılarının çok üstündedir. Bilindiği şekliyle de Apollon inancı, festivalleri ve kehanetleri de Yunanlılar üzerinde diğer tanrılardan çok daha fazla etkiye sahipti. Öyle ki Apollon’a ibadet etmeyenlerin Yunanlı olarak kabul edilmeyecekleri dahi iddia edilmiştir.
Apollon ya da Apellôn, kelime kökeni olarak pello kelimesinden türediği ve kelime anlamıyla kötülüğü uzaklaştıran tanrı anlamına geldiği iddia edilmektedir.
Apollon’un Soy Ağacı
Apollon, Hesiodus’un aktardığına göre Zeus ve Leto’nun oğlu ve bir diğer Olimpos tanrısı olan Artemis’in kardeşidir.
Apollon'un Doğumu ile ilgili Efsaneler
Apollon’un doğum yerine ilişkin çok sayıda inanış mevcuttur. Aralarında Efes’in de yer aldığı birçok şehir, Apollon’un kendi şehirlerinde doğduğunu iddia etmiş ve adına festivaller düzenlemişlerdir. Efesliler Apollon ile birlikte kardeşi Artemis’in de Efes’te doğduklarını iddia etmekteydiler. Bunlar haricinde Anadolu kökenli bir diğer başka inanış da onun Likya'lı olduğu yönündeydi.
Ancak bu iddialardan en çok kabul göreni hem Artemis ve hem de Apollon’un Delos doğumlu olduğuydu. Apollon'un Delos'taki doğumunun detayları, Homeros'un Apollon'a adanmış ilahisinde ve ayrıca Callimachus'un Delos üzerine yazdığı ilahide anlatılmıştır.
Apollon doğumundan hemen sonra, Themis tarafından ambrosia ve nektar ile beslenmiş, bu tanrısal yiyecekleri tattığı anda hemen ayağa kalkmış ve bir lir ile yay istemiştir. Bundan sonra ise herkese, Zeus'un iradesini insanlara duyuracağını ilan etmiştir. Delos’lular ise bunun üzerine sevinçle coşmuş, şehir ise altın çiçeklerle kaplanmıştır.
Sayıların Tanrısı
7 sayısı Apollon ile ilişkilendirilmişti. Apollo'nun doğum gününün yedinci ayın yedinci günü olduğuna inanılırdı. Tanrı için yedi sayısı kutsaldı ve her ayın yedincisinde ona kurbanlar sunulurdu. Yılın 7.ayında adına görkemli festivaller düzenlenirdi.
Apollon'a Atfedilmiş Özellikler
Apollon, Olimpos Panteonunda hastalık, ölüm, sağlık, yardım, kehanet, müzik, şehircilik birden fazla konuyla özdeşleştirilen nadir tanrılardandır.
Koruyuculuk: Apollon, kötü ve zorba kişileri cezalandıran ve yok eden bir tanrı olarak kabul edilir ve bu nedenle yay ve oklarla betimlenirdi. Bu yayın, demirci tanrı Hephaestus'un hediyesi olduğuna inanılırdı. Homeros eserlerinde onu oklarıyla hedefini hiç kaçırmayan bir tanrı olarak tanımlamıştır. Apollon'un oklarının etkisiyle, insanlara ceza veya ödül verildiği gibi yine aynı oklarla insanlara veba gönderdiğine inanılırdı.
Hastalık ve Şifa: Apollon’un insanlara salgınlar ve epidemiler getirme gücü olduğu gibi, aynı zamanda kahinleri aracılığıyla insanları bu tür felaket veya hastalıklardan kurtarma gücü olduğuna inanılırdı. Apollon'un insanlara yardım sağlayan tanrı olması fikri, onu şifa tanrısı Asclepius'un babası olarak tasvir edilmesi fikrini ortaya çıkarmıştır.
Kehanet: Apollon’un hem tanrılara hem de insanlara kehanet yeteneğini iletebilme gücü vardı. Bazı kaynaklar tüm kehanet yeteneklerinin kaynağının Zeus olduğu ve bu nedenle Apollon’un Zeus'un kâhini olarak adlandırıldığı belirtmektedir. Eski Yunanistan'daki bütün önemli kehanet merkezleri ona adanmıştı. Fakat içlerinden en ünlüsü Yunanistan Delphi’de olanıydı. Kehanet merkezlerine oracle denirdi.
Apollo'nun Delphi kahinliğinin nasıl elde ettiği de farklı şekillerde anlatılmıştır. Apollodorus'a göre, kahinlik daha önce Themis’e aitti ve ejderha Python onu koruyordu ancak Apollon, canavarı öldürdükten sonra kahinliği ele geçirdi. Hyginus'a göre, bizzat Python’un kendisi kahinliğe sahipti.
Anadolu'daki en önemli kehanet merkezi ise Didim'de yer almaktaydı. Bunun yanı sıra Milet, Klazomenai, Klaros gibi diğer şehirlerde de kendisine adanmış tapınaklar bulunmaktaydı.
Müzik ve Şarkı: Apollon müzik ve şarkıların da tanrısıydı. Kendisiyle özdeşleştirilen müzik aleti olan liri bir başka tanrı olan Hermes’ten almıştı. Apollon'un lir çalarak Truva'nın duvarlarını inşa ettiği anlatılırdı.
Bir başka hikâyeye göre Frigya Kralı Midas, tanrılar Apollon ve Pan arasında düzenlenen bir müzik yarışmasını değerlendirmesi için çağırılmıştı. Ancak Midas, Apollon’un liri yerine Pan’ın kavalını beğendiği için öfkelenen Apollon tarafından kulakları eşek kulağına döndürülmüştü.
Sürülerin Koruyuculuğu: Koyun ve sığır sürülerinin koruyuculuğu da Apollon’un sorumluluğundaydı. Tanrıların sığırları Apollo'nun gözetimi altında Pieria'da beslenirdi. Zeus'un emriyle Apollon, Ida Dağı vadilerinde Laomedon'un sığırlarını korurdu. Homeros'ta Apollon'un karakterinin bu özelliğine sadece birkaç gönderme bulunsa da daha sonraki yazarlarda bu özellik çok belirgin bir şekilde işlenmiştir.
Şehirlerin Kurulması: Şehirleri kuran tanrı olarak da nam salmıştı. Eski çağlarda kehanet merkezlerindeki kâhinlerin onayı olmadan, yeni şehir ya da koloni kurulmazdı. Apollo'nun Yunanlılar için adeta manevi bir liderdi. Truva şehrinin duvarlarının yapımına da yardım ettiğine inanılırdı.
Şu açıkça görülüyor ki, Truva şehrinin duvarları antik Yunanlılar tarafından hayranlıkla karşılanmıştır ve yapımının tanrısal etkilerle gerçekleşebileceği düşünülmüştür. Bu anlamda dönemin Anadolu’sunun inşaat becerilerinin ileri düzeyde olduğu söylenebilir.
Apollon İnancının Kökeni
Apollon inancının kökeni ile ilgili farklı görüşler mevcuttur. Onun tanrı Helios ile aynı olduğu, hatta Homeros'un şiirlerinde sıkça vurgulanan Phoibos (parlak veya parlak) sıfatının direkt olarak Güneşe işaret ettiği iddia edilmektedir. Bu anlamda, Apollon’un diğer birçok şair ve tarihçi tarafından da tarih boyunca çoğunlukla parlaklık ve ışık olarak tasvir edildiği de bilinmektedir.
Ancak Apollon’un Güneş ile eş görülmesi, kökenlerinin Mısırlıların Horus tanrısına dayanabileceği fikrini ortaya çıkarmıştır. Çünkü Horus, Eski Mısır’da, yanan güneşin tanrısı olarak kabul edilirdi. Bu görüşü benimseyenler Apollon’un Mısır kolonisi olan Cecrops önderliğinde Attika'ya getirilen bir tanrı olarak görmekte ve Apollon kültünü Doğu veya Mısır kökenli olarak kabul etmektedirler.
Apollon’un kökeni ile ilgili bir diğer ilginç iddia da onun Hyperborea ülkesinde ortaya çıktığı yönündedir. Hyperborea mitolojide kuzey rüzgarlarının ötesinde olduğuna inanılan ütopik bir ülkedir. Pausanias tarafından aktarılan bir antik Dor ilahisi parçasına göre, Apollon’un ünlü kehanet merkezi olan Delphi'nin oracle’ı da Hyperborealılar tarafından kurulmuştu.
Diodorus’a göre, Hyperborealılar Apollon'a diğer tüm halklardan daha fazla bir özenle tapmıştır. Apollon'un tüm rahipleri onlardır ve ülkelerinde bir şehir Apollon'a adanmıştır.
Buna karşın ünlü Alman filolog ve oryantalist Müller, Apollon’un Mısır ya da Hyperborea’dan ithal edildiği fikrine karşı çıkmaktadır. Müller Apollon inancının kronolojisini aşağıdaki şekilde açıklar:
Roma İnancında Apollon
Erken Romalıların dininde Apollon'a dair herhangi bir iz bulunmamaktadır. Bununla birlikte Romalıların bu tanrının Yunanlar arasındaki tapınmasını ve Delphi'deki kehanet merkezini, Apollon Roma’ya gelmeden çok daha önce bildikleri düşünülmektedir.
Romalılar, bu tanrıyı Yunanlar aracılığıyla tanımışlar ve onunla ilgili tüm kavramları ve fikirleri Yunan halkından almışlardır. Yunan tanrıları genellikle isim değiştirerek Romalılaşmış olmalarına rağmen, Apollon’un ismi bu kültür alışverişinde sabit kalmıştır.
Roma'da Apollon'un inancının ilk izlerine; MÖ 430'ta veba salgınını önlemek amacıyla adına bir tapınak inşa edildiğinde rastlanır. Roma’da Apollon’a adanmış ikinci tapınak ise MÖ 350'de inşa edilmiştir.
Ancak tarihi ve arkeolojik kanıtlara göre bu Apollon inancı, Romalıların dini içinde Augustus'un zamanına kadar çok belirgin bir yer tutmamıştır. Augustus, Actium Muharebesi'nden sonra Apollon’a savaş ganimeti adamış, Actium'daki tapınağını inşa ettirmiş quinquennial oyunlarını düzenlemiştir. Augustus ayrıca Roma'da da Palatine üzerine yeni bir Apollon tapınağı kurmuştur.
COMMENTS